Uluslararası ilişkilerdeki dinamikler sürekli olarak değişirken, bölgesel güç olma iddiaları birçok ülke için geçerli bir hedef olmaya devam ediyor. Ancak, Foreing Policy dergisinin son analizinde, İsrail'in bu bağlamda sürdürülebilir bir bölgesel güç olmasının önünde önemli engeller bulunduğu vurgulanıyor. Derginin kapsamlı değerlendirmesi, hem askeri hem de siyasi açıdan İsrail'in karşı karşıya olduğu zorlukları mercek altına alıyor.
İsrail, tarihsel olarak güçlü bir askeri varlığa sahip olmuştur. Ancak, bu güçlü askeri yapı bile, bölgesel istikrarsızlık ve sürekli bir tehdit algısı karşısında yeterli olmamaktadır. Sınırları çevresinde süregelen çatışmalar ve komşu ülkelerle olan ilişkileri, İsrail'in askeri gücünü sürekli test eden unsurlar arasında yer alıyor. Foreing Policy, dergisinin analizinde, İsrail’in askeri varlığının etkisine rağmen, bu gücün sürdürülebilirliğini tehdit eden bazı önemli faktörler bulunduğunu belirtiyor. Özellikle, Asya ve Ortadoğu’daki yeni güç dengeleri, İsrail’in yalnızca askeri başarılarından ziyade, politik stratejiler geliştirmesini gerektiriyor.
İsrail'in siyasi durumu, uluslararası muhalefet ve bölgesel ittifakların sağlanamaması açısından da sıkıntılarla dolu. Foreing Policy analizi, İsrail’in hemen hemen bütün komşularıyla sorunlu ilişkiler yürüttüğüne dikkat çekiyor. Filistin meselesinin yanı sıra, İran ile olan gerginlikler, İsrail’in dış politikasındaki aşmazlıkların başında geliyor. Bunun yanı sıra, Arap dünyası ile yaşanan karmaşık ilişkiler, uluslararası arenada İsrail’in itibarını zedeleyen unsurlar arasında. Analizde, bu durumun İsrail'in bölgesel güç olma hedefleri için nasıl bir engel teşkil ettiğine de vurgu yapılıyor.
Özellikle, son yıllarda Arap ülkeleriyle Normalleşme Süreci olarak adlandırılan durum, bazı olumlu gelişmeler sağlasa da, hâlâ riskler ve belirsizlikler barındırıyor. Foreing Policy, birçok Arap ülkesinin İslami ve seküler olarak iki kutba ayrıldığını ve bu ayrımın İsrail'in stratejik hesaplarını zorlaştırdığını belirtiyor. Bu bağlamda, İsrail’in bölgesel güç olma hedefinin altında yatan siyasi kaygıların ve muhalefetlerin daha da derinleşeceğine dikkat çekiliyor.
Nihayetinde, Foreing Policy dergisi, İsrail’in bölgesel güç olma hayallerinin, askeri ve siyasi zayıflıkları nedeniyle oldukça zayıf bir temele dayandığını ve bu durumun gelecek perspektifinde ciddi bir engel teşkil ettiğini vurguluyor. Analiz, hem İsrail’in iç politikaları hem de komşu ülkelerle olan sorunlarının bu hedeflerin gerisinde kalmasına neden olduğunu ortaya koyuyor. Tüm bunlar, bölgedeki istikrarı etkileyen pek çok faktörün daha iyi anlaşılmasına yardımcı olurken, uluslararası ilişkilerde de önemli ipuçları sunuyor.